CAN GÖZÜ

Bedava yaşıyoruz, bedava
Gece bedava, gündüz bedava
Aldığımız ve verdiğimiz nefes bedava
Ölümler, kalımlar, iç çekişler ve yaslar bedava
Bedava yaşıyoruz, bedava
Mutluluk değil ama kuru üzüntü, yıpranışlar bedava
Gözler önünde yitirdiklerimiz, parçaladıklarımız bedava
Her şeye rağmen yaşama tutunma çabamız, neredeyse bedava
Yuvalarda huzurlu uyku değil ama karabasanla gece nöbetleri bedava
Gelecek kaygıları, hezeyanlar, çırpınışlar ve ani uyanışlar bedava
Yüzlere taktıklarımız değil, yüzlerden ve milyonlardan çaldıklarımız bedava
Sitem? O da bedava
Bedava yaşıyoruz, bedava
Bir Emre’ye geleceğini veremediysek bunca yaşamamız bedava.
Samimiyetimle söylüyorum, duygularımız bedava…
Mesela, kinimiz, öfkemiz bedava
Büyüttüğümüz işkembe, beslediğimiz ruhumuz, tükettiğimiz enerji bedava
Bize ödetilenler ve onlara ödettiklerimiz vallahi bedava.
Barış değil belki ama savaş, doğrusu o bedava.
Bedava yaşıyoruz, bedava
Sonra…
Bedava yazıyoruz bedava.
İnsanlığa davet, giriş değil, insanlıktan çıkış bedava
Asabın yolunu yapınca kaçması işten değil, bedava
Bu trajedi, bu komiklikler ve bu replikler bedava
Hadi ama, acımak bedava.
Merhamet, şefkat, sarıp sarmalamak ve bir arada tutmak işte o bedava değil…
Ama yine de tüm bu saydıklarımın bir bedeli olmalı…
Mesela farkındalık!
Yüreklerin harekete geçirilmesi olayı
Ve pişmanlık…
Bunlar hebaya atılacak ve hikâye edilecek şeyler değildir. 

****
Kendimi ihbar ediyor ele veriyorum, 
Benim kimseyi yaralayacak kurşunum yahut da gömecek silahım yok
Sadece çok acım var ve ben bu acıyı yarınlara miras bırakmak istemiyorum.

****
Tümden gelip bütüne varırken rüyalarımda uğraştığım tüm Ön tekerlere âcizane ihtar çekiyorum, Bu araç kumandalı ve arkadan çekişli, lütfen yolunuzda sarhoş olmayın. Gidilen yere dikkat edin.

****
Ve önden gidenlere mesajım, yol boyunca arkanızdayım. 

****
Arkadaşım, bu kavga bedava ama zafer çok pahalıya. 
Ah etme, sabret!

****
Türk Kızılay’ı ile yaraları saralım, burada çok önemli konular var lütfen görmezden gelmeyelim, https://www.kizilay.org.tr/Bagis/BagisYap

****
Onun dışında, 
Düzen n’aber?

****
Bir de, toprağı bol olası Tolstoy abimizden aldığımız ilhamla göğe sevgililer günü kartı gönderelim, o karta da “Güzel olan Valentine’ler değil sevgiyle gören, sevgiyle bakan ve çıkarsız sevgiyle yaklaşanlar güzeldir” diyelim ve ekleyelim, “En sevgili, ey Sevgili boşluktayım bul beni” 

****
Hassasiyetlerin bilinci içerisinde kutsal kitap İncil’den, 
Bilirsiniz ki, ulusların önderleri sayılanlar, onları egemenlik hırsıyla yönetirler, ileri gelenleri de onlara ağırlıklarını hissettirirler. Sizin aranızda böyle olmayacak. Aranızda büyük olmak isteyen, diğerlerinin hizmetkârı olsun. Aranızda birinci olmak isteyen, hepinizin hizmetlisi olsun. Çünkü İnsanoğlu [Hz. İsa (as)] bile hizmet edilmeye değil, insanlığı hizmet etmek üzere geldi. (Markos, 10:41-45) Alçak gönüllülük ve kibir üzerine.

****
Havadise göre
Mudanya’nın eski mahallerinden Dereköy ’de bulunan ve Ortodoks kardeşlerimize ait olduğu var sayılan bir Kilise yıkılmaya yüz tutmuş durumda. Köylüler yerlerinin turizm hacminden yana tedirgin. Tövbe estağfurullah. “Eğer restore edilirse Turizm’de patlama gelişir” diyor vatandaşım herkesin anladığı yapıcı bir dilde. 

Yani, ben kazanırsam, sen kazanırsın, o kazanır netice de hepimiz kazanırız diyor. 
Neydi bu, kazan kazandır ilkesi mi?

Şimdi ben yine anlaşılmayan bi üslupta birkaç bir şey zırvalayayım, 
İbadethaneleri yok etmeyelim ağalar, onları inşa edelim, onaralım ve dahi ihya edelim. Kutsal dinlerin kardeşliği hususuna riayet edelim. Bunları da getiri amaçlı değil, inandığımız Tek Allah’ın şanını daha da yüceltmek maksadıyla yapalım. 

Benim Camim, benim Mescidim, ya da kardeşlerimizin mabetleri kulu olarak vazifeli olduğumuz O, Allah’ın şanını yüceltmezse, insanlar arası hoşgörü, yardımlaşma ve kardeşlik bağlarını perçinlemezse sorarım mübarekler o vakit ne işe yarar bunlar? 

Neyse, neyse…
Durmak yok Euzu Besmele’ye devam.

****
Kardeşim bu arada, 
“Sabır, ya da dayanç, zor koşullar altında cesaret ve metanetini yitirmeme duygusudur. Sabırlı insan uzun süreli gecikmelere ve tahriklere rağmen moralini bozmadan yoluna devam eder veya mücadeleyle beklemesini sürdürür. Türkçedeki sabır kelimesi Arapçadaki ( صَبرْ sabr) kelimesinden gelmektedir. / - bkz: Vikipedi

Can Ahmet Vural
11.02.2016

Sosyal medyada bu hafta buradayız 
#nefesalmanefesol

PAYLAŞ