MECAZLARDAN GEÇİYORUM

Şehitler ölmez vatan bölünmez, bayrak indirilemez ezan susmaz…
Acı, hepimizin…
Pkk çirkin yüzünü bir kez daha gösterdi…
Hakkari’de Astsubay eşini ziyaretten dönerken teröristlerin düzenlediği bombalı tuzakla haince şehit edilen Nurcan annemiz ve Bedirhan Mustafa bebeğimize rahmet niyazı, acılı muvazzaf kardeşimiz ve yakınlarına sabrı cemille dirayet dileklerini, ulusumuza başsağlığı temennileriyle birlikte arz ederim.
Konuyla ilişkili olarak, spekülasyon ve kaotik ortama yol açmadan, yurdumuzun dört bir tarafından doğrudan ve/veya dolaylı terörle, azılı terör yardakçılarına akıtılan meblağların, siyasi ve sosyal hareketlerin, beraberinde sağladıkları güç ve desteğin önüne ket ve setlerle geçilmesi hedeflenerek, bu kuruluşların ve temsilcilerinin isimlerinin, görev ve yetki mercilerinin doğru, güvenilir ve erişilebilir kaynaklardan tek tek ifşasıyla kamuoyuna servis edilmesi, demokratik hakla toplumsal ve kutsal bir vatandaşlık vazifesi konumunu biz yurtseverlerle milli güvenlik komitelerimiz üzerine hal almıştır. 
Bataklıkları kurutmadığımız sürece haşerelerin istilalarına engel olamayız.
Terörle mücadelenin birkaç ayağı vardır, sadece askeri hareketlerle bu uğurda (son terörist kalmayıncaya…) muvaffakiyet kazanmamız hayli zaman alır. Bu zaman, milli şuur ve kaynaklarda ciddi tahribatlarla ağır hasarlara yol açar. Nitekim bu bedelin altında da maazallah hep birlikte kalırız. Onun için teröre karşı ortak hareket ve ortak duruş sergilemek hepimizin müşterek görevidir. Can yakan kadar canı yanmayan da bundan mesuldür. 
Şimdi benim bildiğim,
Kaçak tütün, kaçak alkol, uyuşturucu madde, kaçak besin ve içecekler, fuhuş ve illegal bahis oyunları, yine kaçak yoldan ülkemize getirilmiş kozmetik, parfümeri, takı ve imitasyon ürünler, kayıtdışı telefon ve teknolojik cihazlar, merdiven altı veya STK oluşumundaki kumarhaneler, lisanssız yazılımlar ve korsan olan her şey… 
…Bunların esaslı baş getiri kaynaklarıdır.
Arkalarında büyük holdingler, büyük medya, basım yayın kuruluşları ve istihbari ve devasa insan kaynaklı taşeron örgütler bulunmaktadır…
Bunları açığa çıkarmak ve bunlarla mücadele etmek iç güvenlik meselesidir.
Terör, devletlerin ve ulus, halkların kanını emen parazitleri, kan emici organizmalardır.
Terörden arınmış bir ülke, bir saha güvenli bir alandır. Bu alan, herkesin hakkı olmakla birlikte herkesin müşterek, payidar arzusudur. Çünkü yalnız bu alanda rahat hareket edilebilir. Özgürlük ve ardına bakmadan yürüme bu alanda gerçekleşir…
Belki de en önemlisi, teröre en ağır darbe “vatan sevgisi” ile indirilebilir. 
İşbu maksatta, sorumluluklarımızın bilincinde işimizde kaliteyi yayalım!
Dip not: vatanımızı seven kürt kökenli kardeşlerimizi pkk’dan tenzih ederim. Onlar bizim komşumuz, bacımız, kardeşimiz, akrabamızdır. Onlar bizim binlerce yıllık kadim geleneklerimizde aynı dili, aynı dini, aynı tarihi ve ortak kültür mirasını paylaştığımız yol ve kader arkadaşlarımızdır. Irkçılık, etnik köken, dini mezhep, kadın erkek eşitsizliği ve dezavantajlı vatandaşlarımıza yönelik ayrımcılık ayaklarımızın altındadır.
*****
ABD’yle ilişkilerimiz hakkında Ata’mızdan tek vecize,
“Kırk asırlık Türk Yurdu ecnebi elinde esir kalmaz, bırakılamaz!” -M. Kemal Atatürk
*****
En hakikiye varma yolunda eğitimlerden geçiyorum ve Ders kitabından sonra şimdi de Savunma ‘yı hazırlıyorum, aşağıdaki içerikten karşılamayla siz sayın okurdan dua istirham buyuruyorum.

Arınma yolculuğumuzda 6. Durağa hoş geldin…
Nefsimi kınadım, nefsimi taşladım, nefsimi yıkadım temyize çıkardım, şimdi sıra razı etmede…

Bazen…
Her şeyi bitirip ya da bıraktığın yerden, en baştan başlamak gerekir bazen; binler yol denenir çıkışa varılmak için, önce kirletilir bedenler arıtılmak için, uykudan uyanmak için göz perdesini aralamak gerekir bazen. Buz gibi suyun varlığına ihtiyaç duyar ateşten yanan tenler, karanlıkta nöbetini bekler altından sırma saçan güneşler, mevsiminden önce açmayan çiçekler sabırla umuda dair türkü tutturup hazandan baharı müjdeler. Kırılır bazen dalından gonca gül, yaz ülkelerine seyir eder leylekler, durmaksızın yolculuktaki insan döngüsünden bir haber gidişatı seyreder. Kimi tutar zamana kafa atar, kimi yanıltır kendisini, kimi ise yanıldığına kanar. İhtiyacımızda belirir duyduklarımız, hâlbuki bizimledir hep ihtiyacımız; boşu boşunadır dövünmelerimiz, hayatta yaşamamız gereken ne varsa yaşamamız gerekir bazen.  Düşünmek yolun yarısı, diğer yarısıdır hareket, oturduğu yerden kalkamayan adamlar düşüncede hareket gösterir bazen. Duranlardır varanlar, her durmak, kalmak değildir bazen. Yarılamak sona varmak, neyin ne olduğunu görmek anlamak, farkına aşina olmak demektir, 
-onlar anlarlar. Dinlenmek için çalışır insan, gülebilmek umuduyla ağlar, allara bürünmek için, karalar bağlamak gerekir bazen. Soğuğa alışkın olana işlemez ayaz, güneşi içinde barındıranın ruhu kireçten pas tutmaz, işleyen demir göz alıp merak uyandırır, parıldar, hayretleri üzere toplayıp çözülmek için iyice kalaylanmak gerekir bazen. İnsan başa varmak adına yürür, yürüdükçe açılır çakralar; bilinçtir insanı yaşatan, bilinçsiz ölüdür yaşayan insan, ameliyat sedyesinden hastayı kaldırmak için yazar durur bizim gibi maval okurlar, narkozdan kurtulup, dirilişi deneyimlemek için cerraha teslim olmak gerekir bazen. 
İyileşmek adına bir hastalığın pençesine tutunduğum,
Yola gelmek için yoldan çıktığım,
Secde etmek için de inkâra başvurduğum,
Retler ve restler ile evrilip kabullenme aşamasından geçtiğim, doğrudur…

/Can Ahmet Vural
2.8.18.4

PAYLAŞ