REKLAM ALANI 1

NOTA DEĞİL ROTA!

Günün birinde arkadaşım Mirza, “abi her kitabında ayrı bir mesaj var, topluma, mesaj kaygısı taşımadığın bir çalışma sunmayı hiç denemedin mi?” diye sordu. Gülümsedim, hayır anlamında başımı salladım.

Şimdi düşünüyorum da, derdim mesajla değil cevapladır. Ben galiba kitaplarımda onu veriyorum.

İçten geliyorum çok içten; kimsenin girmeye cesaret edemediği zifiri odalardan, insanların kopardığı canlardan, tufanlardan, sessiz haykırışlardan, öteden, çok öteden, bağrışlarından geliyorum. Çıkarın bizi buradan diyenlerin bulunduğu mecradan, niyazın perdesini yırtarak, gözyaşının damlasından süzülüp suskunluğumu bozarak, pişmanlığın en ağırından geliyorum. Selamın sedasından, güneşin yakıcı alevinden ve gazabın en şiddetlisinden... Doğar doğmaz öldüğüm yerden ve öldürdüğüm canımdan, kimsesizliğim ve tüm yoksunluğumdan geliyorum. Kalbimi infilak ettiğim, ailemi yaraladığım ve sevdiklerimi uğruna bir bir harcadığım o noktalardan günbegün silinerek geliyorum. Kaybettiğim zamandan, kendimden ve sıdkımdan sıyrılıp tekbirlerle ağır ağır gönle nüfus ediyorum. Yeryüzünde bir hâkimiyet kurmaya, ezilenin kuvvet kılıcı olmaya, iyiliği dört bir tarafa egemen kılmaya ve bolca bağışta bulunmaya geliyorum. İmdadı ulaştırdığım, emaneti omuzladığım, belimi incittiğim ve selamını taşıdığım o muntazam ışıktan parçalanarak etrafa kor gibi saçılmaya geliyorum. Demiri eritmeye, aramızdaki beden duvarını yıkmaya, kâinata nefes olmaya ve basiret kanallarını açmaya, çokça görülen çokça işiten olmaya geliyorum. Elimi uzatmaya, yaranı sarmaya, açığı kapamaya, tebessümüne vesile olmaya geliyorum. Enkazı onarmaya, nefesimi tüketmeye ve onlara had bildirmek için kilometrelerce yol yürüyüp umudu takip ederek yılgın, bitkin, sudan çıkmış balık misali tükenmiş halde annelerin izinden geliyorum.

Bu canı bir taraf olmaya zorluyorsa hayat,

Bilin.

Ülkesindeki zulümden kaçıp yaban diyarlara gitmeye çalışırken bindikleri mülteci botundan bilmediği sulara evlatlarını kaptıran ve ardından karaya çıkınca da yavrusunun cansız bedenini sırtladıkları gibi şuurlarını yitirmiş halde bir o yana bir bu yana koşturup insanlığımıza yürüyen o anaların safındayım.

Ve ben yazdığım tüm kitapları, Ortadoğu’daki mazlum evladının katilini dünya kamuoyu şahitliğinde ipten alarak o katili herkesin gözü önünde tek bir tokatla cezalandıran o kutlu annemize adıyorum.

Dersimi aldım, kitaplarımı hazırladım, çıkarılan faturada üzerime düşeni ödemeye geliyorum.

Tövbemi aldım, duamı ezberledim, taşlara değil canlara okumaya geliyorum.

Bir geliş değil benim ki bir varış.

#cansiperane

Can Ahmet Vural

17.12.2015.4


PAYLAŞ
REKLAM ALANI 11